Kürecik NATO Radar Üssüne Hayır İnisiyatifi tarafından her ayın ilk Cumasında düzenlenen basın açıklaması bugün Malatya Soykan Meydanında yapıldı. 

 

Cuma namazı sonrası biraraya gelen inisiyatif üyeleri ve vatandaşlar okunan basın açıklamasında Türkiye'nin NATO'dan çıkmasını ve üslerin kapatılmasını talep ederek Siyonist Trump'ın ortaya attığı Yüzyılın Anlaşması adlı şer planı protesto etti. 

'NATO'dan Çıkılsın Üsler Kapatılsın', 'Kürecik-İncirlik Kapatılsın', 'Söz Değil İcraat Kürecik'i Söküp At', 'Kürecik Radarı Kapatılsın', 'Kahrolsun NATO Kahrolsun Amerika', 'Terörist NATO Türkiye'den Defol', 'Kahrolsun İsrail', 'Müslüman Uyuma Filistin'e Sahip Çık', 'Kasım'a Selam Direnişe Devam', 'Katil Trump Hesap Verecek', 'Hepimiz Kasım Süleymani'yiz', 'Şehitlerin Yolunu Sürdüreceğiz', 'Hizbullah'a Hamas'a Direnişe Bin Selam', 'Malatya'dan Gazze'ye Direnişe Bin Selam' ve 'Hamas'a Selam Direnişe Devam' sloganlarının atıldığı eylemde basın açıklamasını Mavi Marmara gazisi Mehmet Tunç okudu. 

Okunan basın açıklamasının tam metni aşağıdaki şekildedir:

Bismillahirrahmanirrrahim.

Değerli basın mensupları ve aziz vatandaşlarımız!

Her ayın ilk Cuma gününü ‘NATO’ya ve Üslerine Hayır Cuması’ olarak ilan edişimizin 1. Yıldönümünde ‘NATO’ya ve Üslerine Hayır’ demek ve şer planı olan ‘Yüzyılın Anlaşması’nı yırtıp atmak için gerçekleştirdiğimiz basın açıklamasında sizlerin huzurundayız. Hepinize hayırlı cumalar diliyoruz.

İki hafta önce meydana gelen depremde Malatya ve Elazığ’da hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza yüce Allah’tan rahmet ve yaralılara acil şifa niyaz ediyoruz. Hepimize büyük geçmiş olsun. Rabbimiz bize bir daha bu tür acılar yaşatmasın.

Kıymetli basın mensupları ve muhterem vatandaşlarımız!

Bildiğiniz gibi, bizler, ‘Kürecik NATO Radar Üssüne Hayır İnisiyatifi’ olarak bir sene önce her ayın ilk cumasında ‘NATO’ya ve Üslerine Hayır’ demek için Siyonist İsrail’in güvenliğine hizmet eden ‘Kürecik NATO Radar Üssü’nün bulunduğu Seyid Battal Gazi’nin şehri Malatya’mızda basın açıklamaları düzenlemeye başladık.

Hatırlanacağı üzere her basın açıklamamızda kamuoyuna şunu deklare ettik:

‘Biz, tüm siyasi partileri ülkemizin NATO’dan çıkması ve üslerin kapanması yönünde ortak irade göstermeye ve karar almaya; ayrıca Sivil Toplum Kuruluşlarını, alimleri, aydınları ve kanaat önderlerini siyasi partileri bu konuda cesaretlendirecek açıklamalar yapmaya davet ediyoruz.

Biz, ülkemizde anti emperyalist ve anti Siyonist bilincin artması ve kök salması ve ayrıca Türkiye’nin NATO’dan çıkması ve üslerin kapanması talebimizi gündeme getirmek için her ayın ilk Cumasında burada olacağız  inşallah. Başta siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları olmak üzere toplumun tüm kesimlerini bir kez daha bu önemli konuda harekete geçmeye çağırıyoruz.’

Geride bıraktığımız bir senenin sonunda gördük ki bu konuda daha çok çalışmamız gerekmektedir. Yüzbinlerce vatandaşımız Türkiye’mizdeki ABD elçiliklerinin ve NATO üslerinin önünde toplanıp ‘KATİL AMERİKA- KATİL NATO TÜRKİYE’DEN DEFOL’ diye haykırmadıkça, siyasi partilerimiz halkımıza seçim vaadi olarak ‘NATO’dan çıkacağız, ABD ile stratejik ortaklığa son vereceğiz ve ülkemizdeki fitne yuvası ABD elçiliklerini kapatacağız’ sözünü vermedikçe, Sivil Toplum Kuruluşlarımız, aydınlarımız ve alimlerimiz bu önemli konuyu gündemlerinin birinci sırasına almadıkça biz meydanlarda olmaya ve bu konuyu gündemde tutmaya devam edeceğiz biiznillah.

Ülkemizdeki tüm askeri darbelerde katil ABD ve NATO’nun elinin bulunduğunu herkes bilmektedir. İşte, Şubat ayındayız. 28 Şubat post modern darbesinin yıldönümü yaklaşıyor. Hatırlayalım lütfen! 54. Hükümetin Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’a ABD elçiliği tarafından hangi şartlar dayatılmaya çalışılmıştı. Terörist ABD, Başbakan Erbakan hocamıza 18 maddelik bir ültimatom vermişti. Rahmetli Erbakan hoca, bu ültimatomdaki maddeleri yerine getirmeyi reddedince de hükümetine karşı 28 Şubat post modern darbesi yapılmıştı. Bu darbenin arkasında ABD emperyalizmi, NATO ve Siyonizm vardı. Biz millet olarak yaşanan bu hadiseleri nasıl unutabiliriz.

Çok kıymetli vatandaşlarımız!

Terörist ABD yaklaşık bir yıldan beri karşımıza yeni bir Şeytanlıkla çıkmaktadır. O da, ‘Yüzyılın Anlaşması’ adını verdiği sözde barış, gerçekte ise savaş planıdır. ABD başkanı katil Trump bu şer planı sayesinde Siyonist İsrail’in varlığını garanti altına almak ve Siyonist işgali genişletmek ve meşrulaştırmak istemektedir.

Dikkat edilirse bu hain planın terör devleti ABD’nin katil başkanı Trump tarafından açıklanması, İslam ümmetinin yiğit evladı ve Kudüs davasının korkusuz komutanı General Kasım Süleymani’nin şehit edilmesinden hemen sonra gerçekleşmiştir.

Şehit Kasım Süleymani, ‘Yüzyılın Anlaşması’ adlı şer planın uygulanmasının önündeki en büyük engellerden birisiydi. Bu yüzden katil Trump ve Netanyahu tarafından hedef alındı.

Fakat o katiller şunu iyi bilsinler ki, bu şer planının karşısında İslam ümmetinin her bir ferdi ve tabi ki bizler, her birimiz birer Kasım Süleymani’yiz.

Biz, Siyonist İsrail’in Nil ve Fırat arasında büyük İsrail’i kurmasına asla izin vermeyeceğiz. Halen Siyonistlerin işgal altında tuttuğu toprakları da Allah’ın izniyle çok yakında kurtaracağız ve gasıp İsrail’i tarihin çöplüğüne atacağız. Mescidi Aksa’mızı esaretten kurtaracağız.

Yüzyılın zillet planına göre; Kudüs’ün egemenliği Siyonist İsrail’e bırakılmakta, Siyonist Rejimin işgal ettiği Batı Şeria gibi Filistin topraklarını gasp etmesinin önü açılmakta, HAMAS ve İslami Cihad gibi direniş örgütleri silahsızlandırılmakta ve lağvedilmekte, Mescidi Aksa’nın yıkılma süreci hızlandırılmakta, Filistinli mültecilerin vatanlarına geri dönüş hakkı ellerinden alınmakta, Arap krallıklarıyla korsan İsrail arasındaki ilişkiler meşrulaştırılmakta ve Filistin davası unutulmaya terk edilmektedir.

İşte bu yüzden başta Filistinli gruplar olmak üzere tüm İslam ülkeleri bu ihanet planına atacakları somut adımlarla karşı gelmelidir.

Türkiye’mize bu konuda büyük görevler düşmektedir. Hükümet, katil Trump’ın Siyonist damadının hazırladığı bu kaos planına sadece sözle değil eylemle de cevap vermelidir.

Bu çerçevede Mavi Marmara konusunda Katil İsrail’le yapılan zillet anlaşması ve Siyonist İsrail devletiyle yapılan gizli –açık tüm anlaşmalar iptal edilmeli, terör devleti İsrail ile başta siyasi, iktisadi, askeri ve istihbari olmak üzere  tüm ilişkiler kesilmelidir.  Hem İsrail hem de Türkiye vatandaşı olan Yahudilerin İsrail’de askerlik yapmasına izin veren kanun iptal edilmeli, Siyonist elçilik kapatılmalı, Siyonist İsrail’in güvenliğini sağlayan Malatya Kürecik NATO Üssü’ndeki radar sökülmeli, büyük Şeytan ABD ile stratejik ortaklığa son verilmeli ve NATO’dan hemen çıkılmalıdır.

Bu saydığımız adımlar atılmadığı sürece sadece konuşmanın ve hamasi nutuklar atmanın hiçbir anlamı yoktur. Merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan hocamızın dediği gibi, ‘Siyonist İsrail sözden değil güçten anlar.’

Ayrıca bu şer planına maddi-manevi destek veren Suudi Amerika’yı, Mısır’ı, Birleşik Arap Emirlikleri’ni, Umman’ı, Bahreyn’i ve diğer Arap krallıklarını şiddetle lanetliyoruz.

Öte yandan Siyonist İsrail’in Kudüs'teki İslami Yüksek Heyet'in başkanı ve Mescidi Aksa'nın hatibi Şeyh İkrime Sabri'ye dört ay süreyle Mescidi Aksa'ya giriş yasağı getirmesini de şiddetle kınıyoruz. Şeyh İkrime Sabri gibi direnişçi İslam alimlerinin gasıp İsrail tarafından susturulmaya çalışılması kesinlikle kabul edilemez. Şeyh Sabri ve Kudüs halkıyla dayanışma içinde olduğumuzu ilan ediyoruz.

Ya Rabbi! Tüm Müslümanları,  dünyadaki  tüm mazlum ve mustazaf halkları  arzına varis kıl, müstekbirlerin saltanatlarını bizim ellerimizle devir, zalimlerden intikamını bizlerin eliyle al. Hepimizi en kısa zamanda  özgür Kudüs’te ve  Mescid-i Aksa’da  buluştur.

 Yaşasın özgür Kudüs!

 Yaşasın Filistin!

 KAHROLSUN AMERİKA KAHROLSUN İSRAİL!

Kıymetli Vatandaşlarımız ve Değerli Basın Mensupları!
6 Mart 2020 Cuma günü ‘NATO’ya ve Üslerine Hayır’ demek için yine burada buluşmak üzere hepinizi yüce Allah’a emanet ediyoruz.

 

KÜRECİK NATO RADAR ÜSSÜNE HAYIR İNİSİYATİFİ

KUDUSGUNU.COM