İSKENDERUN'DA HÜDA PAR'IN ÖNCÜLÜĞÜNDE DÜZENLENEN BASIN AÇIKLAMASINDA SİYONİST İSRAİL PROTESTO EDİLDİ (VİDEO-FOTO)

 

Görüntülenme: 3139 Tarih: 15 Kasım 2019 05:50
İSKENDERUN'DA HÜDA PAR'IN ÖNCÜLÜĞÜNDE DÜZENLENEN BASIN AÇIKLAMASINDA SİYONİST İSRAİL PROTESTO EDİLDİ (VİDEO-FOTO)

Terör rejimi İsrail'in Gazze'ye yönelik vahşi saldırıları ve Kudüs Seriyyeleri komutanlarını şehit etmesi İskenderun'da HÜDA PAR'ın öncülüğünde düzenlenen basın açıklamasında protesto edildi.

Sunuculuğunu Ömer Cengiz Özkan'ın yaptığı basın açıklaması İskenderun'un merkezi noktalarından biri olan 15 Temmuz Şehitleri Parkında düzenlendi.

Cuma namazının ardından yapılan eyleme kadın ve çocukların da katılması dikkat çekti.

Saadet Partisi, AGD, Hatay İHH gibi kuruluşların temsilcilerinin de destek verdiği eylem Talip Öztürk hocanın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Daha sonra selamlama konuşması için söz alan Saadet Partisi İskenderun İlçe Başkanı Halil İbrahim Çelik, hükümetin Siyonist İsrail ile tüm ilişkileri kesmesini ve korsan İsrail'in güvenliğini sağlayan Malatya'daki Kürecik NATO Radar Üssünün bir an önce kapatılmasını istedi.

 

Çelik yaptığı kısa konuşmada özet olarak şunları söyledi:

'Selam olsun Kudüs sevdalılarına, Selam olsun Filistin sevdalılarına, Selam olsun Filistin şehitlerine, selam olsun ilk kıblemiz Mescidi Aksa'ya! Bugün yine İslam coğrafyası kan ağlıyor. Nerede gözyaşı ve kan akıyorsa orada Müslümanlar var. Ne zaman Müslüman coğrafyasındaki akan göz yaşları son bulacak. Rahmetli Erbakan hocamızın iktidarında İsrail Filistin'e bir kurşun bile sıkamadı. İşte yeniden böyle bir siyasi dönemin olmasını bekliyoruz. Şu andaki hükümetin İsrail ile olan tüm ilişkilere son vermesini ve Kürecik NATO Radar Üssü'nü kapatmasını istiyoruz.'  

Basın açıklamasını HÜDA PAR İlçe Başkanı Adem Öztürk okudu. Kahrolsun İsrail, Gazze'ye Selam Direnişe Devam ve Aksa'ya Kudüs'e Direnişe Bin Selam sloganları eşliğinde okunan basın açıklamasının tam metni şu şekildedir:

BASINA VE KAMUOYUNA

Siyonizme, zulme ve işgale karşı izzetlice direnen Gazze’ye yıllardır insanlık tarihinin en acımasız kuşatma ve ekonomik boykotu uygulanmaktadır. Temel gıda maddeleri, ilaç, bebek mamaları dahil hiçbir ihtiyaç maddesinin girmesine müsaade edilmemektedir.  Bu da yetmezmiş gibi seçimlerde oy oranını yükseltmek,  iç sorun ve problemleri unutturmak, hakkında yürütülen yolsuzluk ve rüşvet iddialarının üstünü örtmek isteyen katil Netanyahu, kendince çareyi Gazze’ye saldırmakta buluyor.

Üç gün önce, yaklaşan seçimlerde daha fazla oy almak, direniş hareketleri arasında kendince ihtilaf çıkarmak isteyen Netanyahu’nun bizzat emriyle direnişin komutanlarına ve ailelerine yönelik suikastlar düzenlendi ve Gazze alçakça bombalandı.

İslami Cihad hareketinin Gazze komutanlarından Beha Ebu'l Ata ve eşi evine atılan füzeyle şehit edildi.  İşgalci saldırgan siyonistlerin saldırısı bununla bitmedi. Hareketin Siyasi Büro üyesi Ekrem el-Accuri'nin Şam’daki evine de füzeyle saldırı düzenlendi. Saldırıda Accuri'nin oğlu Muaz Ekrem el-Accuri ile Abdullah Yusuf Hasan adlı bir Filistinli şehit oldu. Son saldırıların başladığı üç günden bu yana toplam 34 masum insan şehit oldu, yüzden fazla sivil halk yaralandı. 

Kadınları-çocukları öldürmeyi, ailelerin oturduğu bina ve evlere füzelerle saldırmayı adet edinen bu işgalci çetelere karşı daha ne zamana kadar dünya sessiz kalacaktır?! Siyonistler, ayırım gözetmeden Müslümanları evlerinde, tarlalarında, sokaklarında hedef alıyor. Parklarda oyun oynayan çocukları katlediyor. Bu hangi savaş hukukunda, hangi uluslararası kanun ve sözleşmede vardır?  Kaldı ki ortada bir savaş yok, birbirine denk iki ordunun çatışması yok. Dünyanın en gelişmiş savaş araç ve gereçlerine sahip barbar bir rejimin bir halka karşı soykırımı var.

Şüphesiz ki şehitlerin pak kanı siyonizmin sonunu getirecektir. Tarih ve günümüz şahittir ki ümmet, şehit vermekle zayıflamamış, yılmamış, cihat ve direniş asla durmamıştır. Aksine şehitlerin pak kanı davayı büyütmüş, ileri safhalara taşımış, cihat saflarını daha da sıklaştırmıştır. 

Gazze’ye bu acımasız saldırılar sürerken maalesef Ümmetten gereken ses çıkmamış, ortak bir tavır ortaya konmamıştır. Müslüman ülkelerin bir çoğundan tek bir kınama, açıklama dahi yapılmamıştır. Bu da Siyonistleri küstahlaştırmakta, cesaretlendirmekte, Kudüs ve Filistin’e karşı yapılacak saldırı ve tecavüzlerde pervasız hale getirmektedir.  Yoksa Siyonistler bu kadar cesur ve güçlü değillerdir.

Kudüs’ün ve Filistin topraklarının Siyonist işgalden kurtulup özgürleştirilmesi salt Filistinlilerin ya da Arapların sorunu veya davası değildir. Filistin ve Kudüs meselesi bütün Müslümanların meselesidir.

Küresel küfür ve istikbar tarafından ekonomik, siyasi ve askeri olarak desteklenen Siyonizme karşı mücadele, tüm Müslüman ülkelerin sorumluluğudur. Siyonizm’e karşı olmak ve Kudüs’ün özgürlüğüne kavuşmasını sağlamaya çalışmak bir akide meselesidir. Kudüs, sıradan bir belde ya da toprak parçası değildir. Kudüs’ün özgürlüğü ümmetin özgürlüğüdür. Müslümanlar bütün imkân ve olanaklarını ortaya koymak, aralarındaki ihtilaf ve çekişmeleri bir tarafa bırakarak birleşmek zorundadır.  Yarın çok geç olabilir. Allah muhafaza Mescid-i Aksa tamamen işgal edildikten veya yıkıldıktan sonra ne Allah’a ne ümmete ne de gelecek nesillere verebileceğimiz bir cevabımız olamaz.

Bütün İslam ülkelerinin hükümet ve başkanlarına, hassaten Türkiye Cumhurbaşkanı ve Hükümetine çağrıda bulunuyoruz: Bu işgal ve talanın durması için gereken adımları atın. İslam ülkeleri bir araya gelerek gerekli kararları alın ve bu kararları bir an önce pratiğe geçirin!

Müslüman ve vicdan sahibi herkesi bu zulme ve işgale karşı durmaya davet ederken, şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza da acil şifalar diliyoruz.  İslami Cihad Hareketine ve Filistin halkına da taziye ve tebriklerimizi iletiyoruz!

NOT: Basın açıklamasının videosunu ilerleyen saatlerde haberin içine yerleştireceğiz.

 

Görüntünün olası içeriği: 1 kişi, açık hava

Görüntünün olası içeriği: 10 kişi, Halil Ibrahım Çelik ve Zeki Gözüküçük dahil, ayakta duran insanlar, ayakkabılar, takım elbise ve açık hava

Görüntünün olası içeriği: bir veya daha fazla kişi, ayakta duran insanlar, ağaç, araba ve açık hava

Görüntünün olası içeriği: 10 kişi, gülümseyen insanlar, ayakta duran insanlar ve açık hava

Görüntünün olası içeriği: 9 kişi, açık hava

Görüntünün olası içeriği: 8 kişi, Halil Ibrahım Çelik ve Zeki Gözüküçük dahil, ayakta duran insanlar ve ayakkabılar

Görüntünün olası içeriği: 7 kişi, ayakta duran insanlar ve açık hava

kudusgunu.com

Yorumlar